1. kendine has yönetmen(di).

    filmografisinde oscar kazanmış gosford park, oscar adayı the player, richard gere'li dr t and women gibi seyiri hoş filmler bulunuyor. ancak bunların yanında paul newman'lı da olsa saçmalığın ve zorlamanın sınırlarında dolaşan the quintet, robin williams'ı sinemaya kazandıran acayip bir popeye, alışılmadık ilişkileri ve kişilikleri konu alan mccabe & mrs. miller, devasa uzunluktaki tanner '88 ve bence kült kategorisindeki brewster mccloud gibi acayip filmleri de mevcut.

    bir sinema izleyicisi açısından işin kötü yanı şu olabilir: robert altman bir kategoriye konulabilecek ve paketlenebilecek bir yönetmen değil. çoğunlukla kendi keyfine göre film çekti (ki keyfine düşkündü, amerika'da esrarın legalleşmesi için baya mücadele verdi). filmleri arasında tutarlı bir dünya görüşü veya politik bir kaygı bulunmuyor. filmleri her ne kadar kendine has üslubunun güzelliklerini taşısalar da, bir sanat filmi kadar ağır duruşa sahip değiller ve ortak bir temayı paylaşmıyorlar. bu yüzden filmlerini anlamlı bir paket içerisinde pazarlamak belki mümkün olmuyor. böyle olunca da brewster mccloud gibi bir filmi vhs kopyalardan izlemek zorunda kalıyoruz.